16 Aralık 2012 Pazar

İçimizdeki Datça Sevgisi-2

Döneli 1,5 ay olmuş.
Fotoğrafların kalan kısmını yüklemek mesai döngüsüne takılan bir gecikmeydi benim için halbuki aklım, gönlüm, hayallerim hala oralarda.

..Dışına çıkıp bakınca, uç kutuplarda bir yer aslında bu coğrafya. Ya çok sevenler ya da sevemeyenler. ' Burasıda hala köy kardeşim! 'ciler veya benim gibi her sabah uyandığında Datça'ya selam çakanlar.. Arası, ortası olmayan bir yer. Sevmeyen, sevemeyenleri anlamam, bilmem mümkün değildir ayrıca. 


Mevsimlerden olmadığı kesin buraya kışın da geliyor olsam doğasına hep hayran kalacağımdır. Bu yere yakın bulutlarını, nefis çam ağaçlarını, derin uykuda yatan mavi-laci sularını özlüyüyorum hala.
Knidos Yolu Kıraathane gülleri
Knidos'ta Günbatımı

Palamutbükü dönüş yolundayız.. Köylere, koylara gire çıka telaşsız yol alıyoruz üstteki karelerde. 
Tüm bu doğa varlıklarının yanında Reşadiye köyünde, üstteki gibi muhteşem malikaneler de yok değil. Daracık köy yollarının içinden geçip karşımıza böyle bir yapının çıkması, bunlar gibi bir çok yatırımın olması baya ilginçti benim için. 
Son durak Kızlan Köyü Değirmenleri
ve arkasından uzun uzun baktığım son Datça'lı kadın
..Şimdi, bazen yıllar sonra asla unutulmayacak yaşanan anlar vardır insan hayatında. Yaşarken değil de unutulmayacağını sonradan anladığımız anlar. Bir nefes alma uzunluğunda, yemek arasında içilen su süresinde, her gün gördüğün biriyle aniden göz göze gelme kısalığında..
Her ‘güneye inişimizde’ ben bu anları topladığımı hissettim bu kareyi çektiğimde..Ve inandım bir gün Datça'lı bir kadın olacağıma.

2 yorum:

purplelife dedi ki...

Bu yaz ramak kalmisti gitmemize ama olamadi. 2013 te ins. Bakalim ben sevenlerden mi olacagim:-)

Sadık dedi ki...

hayat bu belli mi olur bigün yerleşiveririzde bizi ziyarete gelirsiniz.