Bu kez 'kadim dost' temasına yeni anılar eklemek için yine yeni bir şehre yola çıktık. Antep deyince İlkay, İlkay deyince yemek, yemek deyince akla Antep'in gelme paradoksuna dayanamayıp 5,5 saatlik yolu göze alıp haftasonu güzel Antep'e gittik. Sevgili Gaye ve İlkay'ın yanına..Bizim gibi yaklaşık 8 ay önce yeni ev, yeni hayat, yeni şehir startını veren can dostlarımıza.


Lakin bu güzel şehrin modernleşmiş yüzünü hem kötü hava koşullarından dolayı hem de bilinçli olarak fotoğraflamadım. Her yeni yerde olduğu gibi burada da tarihi yerler ve yemekler önceliğim oldu.














Üzeri dut veya üzüm pestiliyle sarılan leziz fıstıklı muskalardan seçmeler.
Yöreye özgü nefis üzüm pekmezi.

Yemek üstü tatlı alışkanlığımı es geçip yeme içme konusunda kendimi tamamen uzman ellere bırakarak önce eşsiz tatlı 'dolama' ardından kebap yemek için İlkay'la buluşuyoruz.
Fırından yeni çıkmış, baklava ve antep fıstığına uzak bünyelerin bile içine mutluluk yayacağı garanti olan, içinde yeme talimatı bulunan 'dolama'larımız geliyor masaya.
Fırından yeni çıkmış, baklava ve antep fıstığına uzak bünyelerin bile içine mutluluk yayacağı garanti olan, içinde yeme talimatı bulunan 'dolama'larımız geliyor masaya.





Zaman kısa, hava yağmurluydu. Göremediğim müzeler, tarihi evleri ve ünlü Antep kalesi için ilk fırsatta tekrar gelme sözleriyle Antep’ten ayrıldık.
Hepimizin başka başka yol haritaları, hayalleri varken ve İzmir ve Vezirhan'dan sonra zincire eklediğimiz bir sonraki durak Antep olabilmişken kim bilebilirki sonrasını.

6 yorum:
Deniz'im aferi,n güzel bir çalışma olmuş, gitmiş kadar oldum. ''Baklavayı yemeden önce ısıtınız.'' cümlesini okuduktan sonraki şaşırma efektime anneme bu cümleyi okuyunca o da katıldı. Nasıl oluyor ki acep? En çok onu merak ettim:)
biz ayıptır söylemesi fırından çıkar çıkmaz yeme şerefine nail olduk ancak soğuk olması durumunda hafif ısıtmak lezzete lezzet katması açısındanmış, öğrendik. Anneye selam ederim:)
Ne diyebilirim bilemedim. Harika tanımlamışsın o kısacık zamanı. Bu tarafından bakınca çok da fazla şey sıkıştırmışız o vakte. (:
Dostuma selamlar, en kısa sürede tekrar görüşmek üzere!
Denizcim, okuyunca tüm anılar daha da netleşti zihnimde...Şehirleri sevdiren içlerindeki insanların sıcaklığı, ben Mardin'i çok seveceğimizden eminim şimdiden. Hiç ummadığımız yerlerde de olsa biraya gelebilmek çok keyifli, bu hep böyle sürsün dilerim ki. Ayrıca blogunu çok sevdim, yazmaya devam et sözcükler çok yakışıyor sana!
Güzel dileklerinize katılıyor, yorumlarınız için çokk teşekkür ediyorumm. Özlendiniz a dostlar!♥♥♥
''şehr-i dost sakinlerinden bir garip Orhan Veli'yim kıvamında adı Anadolu'nun tüm sokaklarında çınlayan ilk okul birinci sınıfta fişlerde sürekli bak diye diretilen ben,size ilk olarak şehrimizi bu kadar güzel ve gurur veren cümlelerle anlattığınız için müteşekkirim.üslubunuz ve seçtiginiz sözcükler kalbinizdeki şemş ahengi gibi parıldıyor ve kelimeler sanki bir Anadolu türküsü eşliginde dans ediyor. lakin nacizane olarak size biraz gönül düştüm antep'i çok güzel anlatmışsınız ama gazi unvanını alan o şehrin,sizin dost şehri dediğiniz,halkının misafir perverliğinden ve o anadolu halkındaki sıcaklığından bahsetmemiş olmanız dolayısıyla.gazi ayın tepe şehri öyle bir nadir şehirdir ki merkezinde yahudi göbeği gibi sivrilen tarihi,türkülere bile malzeme olmuş antepli deyimiyle ''GALASI'' şehrin tarihininin ne kadar eski ve köklü olduğunu gösterirken bunun yanısıra hemen yanı başında bugday tarlalarında biten mor dikenler gibi modern ve çağdaş gökdelenler artık ayrılamayan birlik olmuşlardır.iyi günler ALİ ŞAHİN
Yorum Gönder