19 Mart 2012 Pazartesi

Özlüyorum abiler.

İçimdeki mutluluk büyük.
Çalışmaksa monoton bazen. Mesai içinde günleri eritmek-yapmak isteyipte yapamadıklarımı düşündükçe- baya baya monoton hatta.
Bugünlerde içimdeki sıkıntıları mutluluğa çeviren en güzel şeyse an'lar, anılar benim için.. Paylaştıkça anılaşıyor en güzel şeyler bir de.
Benim bir sürü özlediğim an'larım var mesela. Bunu yazmaya yakın özlemlerimden başlıyayım hatta;
En tazesi Makbule ve Ali'li saatlerimiz.Tek bir haftasonuna sığdırılmış aynı toplu sırıtık ifadeyle çeşitli yerlere gitmemiz..Huzur, mutluluk ve sonsuz sarılma isteği ile dolup durmak içimde.
Tam tarih nedir bilmem, hatırlamam ama bir ayı geçmiştir herhalde.Oktay,Makbule,Ali,Senem Chick-inn'de, yemekteyiz. Uzun uzun beklemelerin ve konudan konuya atlamaların eşiğinde kimin saçının daha hızlı yağlandığını yarıştırışımız,yastık kılıflarını ortaya döküşüm, Senem'in Ali'nin arkadaşına olan benzerlik ve bizi inandırma çabaları.. Mutfakta bereyle gezen yaknlarımız ve de nasıl olduysa 'hergün aynı şey, bişey üretmiyoruz abiler'e varan eşsiz sohbetler..
Sonra ucuz bira, nefis manzara deyip hoop Tyna'nın üst katına geçişimiz gözümün önünde. Dolu olup nasıl boşaltıldığını anlamadığım köşe masaya bol gürültülü yerleşivermemiz. Ali'nin ilk kadehini bizim eve kendi eviymişcesine samimiyetle kaldırışı beynimde. Edu'nun Oki ve Ali'nin arasına oturup maskeli fotoğraf projeleri, itülü gelecek hayallerini dinliyoruz prof. edasıyla. Ali'nin Makbule'ye bakıp hatırlıo musun burdaki gezmelerimiziyle başlayan izmire ve yaşanmamışlara olan özlem dolu cümlelerini dinliyorum tebessümle.
Eskiden olsa çok travmatik ya da çarpıcı bir etkisi olmadığı sürece geçmiş diyebileceğim anları pek hatırlamaz detayları anlamsız bulurdum lakin hayatımızdan haftanın beş gününü yiyip, hafta sonu için yaşadığımız bu günlerde durum böyle değil..
Misal, beni nedense en çok ertesi sabah Tarakçı'larla Göztepe sahilinde buluşmamız etkilemişti. Pırıldak güneşin, canlı ege denizi mavisinin etkisi büyük bu an'da.. Karşıdan birbirmize el sallayışımız ve bana verdikleri biz hep burdayız yine bekleriz pozu sanki onlar hep ordaymışta  biz gelmiştik uzaklardan hissi.O an'da da şimdi de aynı şey asılı belleğimde.
Tarakçı ailesiyle değişik bi ilişkim var benim şöyle dönüp baktığımda düğünü de sayarsak aslında 3. buluşmamdı bu fakat ilk gördüğümden beri hep yakınımda olsunlar istedim, tanımadan. Siz şimdi inanmıcaksınız ama bu iki güzel insanla konuşmak, böyle sayfiyede tazecik portakal suyu içmiş gibi gelir oldu hep bana, nedenini bilmediğim bir hisle.İşte böyle..şimdi Makbule uzakta Ali ise gurbet.
Özlüyorum abiler,
Bir çok insan ve an'ım var özlediğim şu hayatta..Bazıları biraz daha tünelin derinlerinde.dönüp baktığımda kötü şeyler neredeyse hiç yok, vardıysa da silmiş beynim büyük çoğunluğunu reddedip ve baktığımda gerçekten değer verdiğim ve güzel anılarım kaldı hep.Arttırmaya da ümit ettiğim, en sevdiklerimle.

Fotoğraf şubat'11
Mustafa Kemal Bulvarı*Göztepe


Fotoğraf şubat'11
Alsancak

Fotoğraf şubat'11
İnciraltı

2 yorum:

Ilkay dedi ki...

Super

Sadık dedi ki...

görüşemedik ilkay, kısa zamanda gayeyle gelin artık.